Desenlerin materyallerle buluşmasi, onun, var edebilmeyi, hayal edilerek baslayan her objeyi, elle tutabilecek maddeye dönüşmesi, hayatla dans eden biri haline getiriyor beni, varlığım, üretmeyi devam ettirdiği sürece mutlu bir insan oluyorum.
Belki bu yüzdendir ki kendimi bildiğimden bugüne ,çok çeşitli madde ve formlar üzerinde çalıştım. Keşfettikçe daha da çok farklar buluyorum, artan azalmayan istekle devam ederek bu yolu seçiyorum.
Çocukluğa uzanan bir süreçtir ki, önce kendimi biraraya topladım, daha sonra küçük, büyük devamlı yeni birşeyler yaratmaya çalıştım. Ve ne zamanki güzel sanatlardaki eğitimimi tamamladığımda misyonum ne olduğu anlamıştım. Benliğimi oluşturan ana fikirleri, çalışmalara yansıtmak, söylemek istediklerimi kelimesiz anlatmak ve bazen de düşündürmek .
Aslında benim için, önce ve sonrası ortaya çıkan her nesne, biri diğerinden daha az heyecan vermedi, buna içimdeki hissettiğim kaynağın dışa vurumu diyebilirim.
Madde hangi forma girerse girsin, benden izler taşıması, hikayesinin olması, öyle eğlenceli bir hal alıyor ki üretimdeki zorlukları böylelikle hatırlamıyorum.
İlk olarak üretim yapacağımı bilenlerle paylaştığımda
‘üretim zor iştir göründüğü kadar kolay değil sen tasarla ve orada kal’ dendiğini hatırlıyorum.
İstediğinin tam olarak ortaya çıkması için, dışarıda kalmak olmuyor.
Tasarım aşamasından sonra üretime gitmemin sebebi aslında bu.
İstediğim sonucu ancak o zaman elde edebiliyorum.
Bununla beraber çalıştığım ekip olarak arkadaşlarımın emeklerini unutmak, desteklerini hatırlamadan geçmek istemem, İyi ki varlar ve ben onlarla çalışmaktan mutluluk duyuyorum. Onların birliği beni hep tamamladı.
Saatler süren tasarım aşamasından, üretim aşaması geçmek adeta yeni doğan bebeği
eline alma hissini yaşatıyor, adım adım gelişmesini ve ortaya çıkmasını görmek.
Düşünsenize her obje bir çocuk ve içimdeki hissettiğim çoşku ve sevgiyi.
Kesinlikle bu tutku olmadan yapılabilecek birşey değil, dünya düzeninin döngüsünü sağlayacak, ve ne yazık ki gerçeğimiz olan tüketim toplumu olarak dezavantajlı taraflarının yanında ve yaratıcılığı olumsuz yönde etkileyecek şartlara rağmen,
hiç durmadan usanmadan devam etmek, zaman mekan kargaşasına girmeden
ne olursa olsun peşini bırakmamak işin diğer bir parçası.
Ama her biri iyi ki var ,
olumlu,olumsuz her ne varsa, dualitenin farkında olarak , bana ait her kareye düşen
ve beni yaratan her bir zerreme minnettarım.’
NeslinD.Dölay